Sanayi Yerleşmeyi Nasıl Etkiler?

Sanayi ülkelerin kalkınması için önemli bir unsurdur. Gelişmiş ülkeler aynı zamanda gelişmiş sanayi kollarına sahiptir. Milli gelirin fazla verdiği ülkelerin ham maddelerini doğrudan satarak değil sanayi ürünü haline getirerek sattığı görülür. Ya da ham maddeyi ucuza ithal edip fabrikalarda ihtiyaçlara göre yeniden işleyerek daha pahalıya sattıkları görülür. Üçüncü dünya ülkelerinin sanayi faaliyetlerini gelişmediği ve dolaylı olarak sağlık, eğitim gibi sektörlerin de gelişmediği gözlenmektedir. Gelişmemiş ülkelerde yeterli sermayenin olmaması nedeniyle sanayiye yatırım yapılamıyor ve yatırım yapılmadıkça milli gelirde artış söz konusu olmuyor. Bu kısır döngü böyle devam ediyor.

Sanayi ve yerleşme

Yerleşme, insanların yaşamak için seçtiği alanlardır. Bu seçimde iklim, yükselti, bitki örtüsü, deniz, toprak özellikleri gibi fiziksel unsurların yanında, ulaşım, ekonomi, pazar gibi beşeri unsurlar da etkili oluyor. Yüksek gelir beklentisi içinde olan girişimciler yeterli sermayeye sahip iseler sanayi faaliyetlerini tercih etmektedir. Bir iş kolunda uzmanlaşmış kalifiyeli iş gücü de sanayi tesislerinde çalışarak yüksek gelir hedeflemektedir. Bu nedenle insanlar sanayi kentlerine gitmeye başladılar ve yerleşme sanayi kentlerinde yoğunlaşmaya başladı. Ekonomik nedenlerden dolayı artık sanayi de yerleşmeyi etkileyen unsurlardan biri haline geldi.

Sanayi yalnızca ekonomiyi değil ulaşım, sağlık ve eğitimi de etkiledi. Sanayide üretilen malların yurt içinde ve yurt dışında satılması, yeterli olmayan ham maddenin sanayi tesislerinde işlenmesi için ithal edilmesi nedenleriyle yollara ihtiyaç duyuldu. Fabrikaların bulunduğu şehirlere ürünlerin satımının kolaylaşması için yeni yollar yapıldı, ulaşım olanakları arttı. Ulaşım için gerekli olan araçlara da ihtiyaç arttı. Böylelikle ulaşım araçları da bir sanayi kolu haline geldi.

Sanayide çalıştırılmak üzere uzmanlaşmış iş gücüne ihtiyaç duyulduğu için bu şehirde eğitim faaliyetleri arttı, yeni üniversiteler açıldı. Okumak için gelen gençlerle beraber popülasyon arttı. Altyapı yetersizlikleri ortaya çıktı. Bu nedenle sanayi kentlerine altyapı yatırımları da başladı. Nüfus arttıkça sağlık sektörüne ihtiyaç da arttı. Bu nedenle hastane sayısı arttı, sağlık sektörü de gelişti. Sonuç olarak sanayinin gelişmesi ile bu şehirlerde yerleşme arttı.

Türkiye’de yerleşimin en yüksek olduğu yer neresidir?

Tarım ülkesi olan Türkiye’de bile sanayinin ekonomide büyük ölçüde pay almaya başlamasıyla beraber yerleşme kırsal kesimden kayıp kentsel kesimde yoğunlaştı. Sanayinin en çok geliştiği Marmara Bölgesi  Türkiye’nin en kalabalık bölgesidir. Ulaşım ve pazar olanakları nedeniyle bir ham madde, maden şehri olmamasına rağmen İstanbul Türkiye’nin en büyük sanayi şehirlerinden biridir ve en nüfusu en kalabalık kentidir. İstanbul yüz ölçümünün de çok geniş olmaması sebebiyle nüfus yoğunluğu da en fazla olan şehridir.

Türkiye’de yerleşimin en az olduğu bölge neresidir?

Doğu Anadolu Bölgesi Türkiye’de nüfus yoğunluğunun en az olduğu bölgedir. İklim koşulları, yeryüzü şekilleri, ekonomik nedenler nedeniyle nüfus yoğunluğu azdır. Nüfus yoğunluğu en az Doğu Anadolu illeri Ardahan ve Tunceli’dir.

Yanıtla